Alara, depremde yaşadığı duygularını resimlere aktardı
Nazilli'de yaşayan genç yetenek Alara Doğa Demir (22), asrın felaketi olarak nitelendirilen depremin ardından yaşadığı duygularını resimlerle anlattı.
Çocukluğundan beri farklı figürler çizerek duygularını resimlerle ifade eden 22 yaşındaki Alara Doğa Demir’in, realist akım doğrultusunda çizdiği eserler büyük beğeni topluyor. Üniversite öğrencisi genç kız depremin ardından çizdiği resimlerde ise insanların duygularına tercüman oldu. Genç yetenek Alara, “Resmin her zaman hayatımın bir parçası olarak kalmasını istiyorum, bu yüzden profesyonel bir eğitim almak istiyorum” dedi.
“ÇOK KEYİF VERİCİ”
Aydın doğumlu olan Alara, eğitim hayatına Nazilli’de başladı. Çizdiği resimlerle kendini ve duygularını anlatmaya çalıştığını ifade eden Alara, “Nazilli Anadolu Lisesi mezunuyum. Şu anda Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinde Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünde okuyorum. Şimdiye kadar iki sergide bulundum ve birçok tablom satın alındı. İçe dönük biriyim ve kendimi yaptığım resimlerle ifade etmeyi tercih ediyorum. Hiçbir şey düşünmeden kendimi kaptırıp ortaya güzel bir eser çıkarmak çok keyif verici benim için. Bu bağlamda herkesin bir hobi edinmesinin çok önemli olduğunu vurgulamak istiyorum” diye konuştu.
RESİM ÖĞRETMENİ KEŞFETMİŞ
Amatör olarak resime başladığını dile getiren Alara Doğa Demir, “Annem, küçük yaşlardan itibaren farklı figürler çizmemi istedi. Evimizin bir odasında annemin yağlı boya tablolarının olduğunu ve onları sabote ettiğimi hatırlıyorum. Göz aşinalığımın da çizime önemli ölçüde katkıda bulunduğunu söyleyebilirim. Büyüdükçe yaptığım resimlerin herkes tarafından beğenildiğini fark ettim. Ama ne yazık ki ortaokuldaki resim öğretmenim resimleri benim yaptığıma inanmıyordu. Bu durum benim için çok heves kırıcı oldu. Oysa güzel sanatlar lisesine gidebilirdim. Belki de kariyerim için daha iyi bir adım olacaktı. Matematik derslerinde başarısızdım, ilgimi çekmiyordu ve çizim yapardım. Maalesef buna şartlanıyoruz ama herkes her derste başarılı olacak diye bir kaide yok. Bir söz vardır: çalışmıyorum çünkü sevdiğim işi yapıyorum. Tam olarak bu şekilde olması gerektiğini düşünüyorum. Doğru öğretmen ve doğru yönlendirme tüm yetenekli öğrenciler için çok büyük bir öneme sahip. Lisede ise çok şanslıydım o zamana kadar sadece karakalem çizerken resim öğretmenim Yener Çevik, beni renklerle tanıştırdı. İlk derste beni fark etti ve gelişmemde çok etkin rol sağladı. Her tarz çizimi denedim ve yapabildiğimi fark ettim. Tüm boya çeşitlerinde çalışmalar ortaya çıkardım. Kendime olan güvenim yerine geldi” ifadelerini kullandı.
“ACIYI YANSITMAK İSTEDİM”
Alara Doğa Demir, “Sadece belli bir tarzda çiziyorum diyemem. Farklı tarzlar her zaman deniyorum ve kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Resim alanında herhangi bir eğitim almadığım için içgüdülerimle hareket ediyorum diyebilirim. Gözüme hoş görünen keyifle bakacağım tablolar yapmak istiyorum. Bu yıla kadar referans alarak çizim yapardım. Ne yazık ki bu dönemde deprem sebebiyle tüm millet olarak o kadar üzüldük ki içimdeki duyguları yansıtacak bir çalışma olsun istedim. Sanatçının toplumdaki görevinin en çok da bu anlarda değer kazandığını düşünüyorum. Kağıda doğru bir aktarım yapıldığında duygularımızı farkında olamadığımız netlikte yansıtabiliyoruz. Bu resimlerde de hem içinde bulunduğumuz bu çaresiz durumda dahi dayanışma hareketini hem de içimizdeki acıyı yansıtmak istedim” sözlerini kaydetti.
Alara Doğa Demir, iki büyük depremin ardından çizdiği resimleri; gelirlerini depremzedelere bağışlamak üzere satışa çıkardığını belirtti.
